Özel bir şirkette garson olarak çalışan kişi, şube müdürünün "Ekmekleri büyük doğruyorsun, israf oluyor" sözüne öfkelenerek, "Çok biliyorsan gel sen yap" diyerek iş yerinden ayrıldı. İşveren, garson hakkında devamsızlık tutanağı tuttu. Garson, tazminat ödenmeden çıkarıldı.
İş Mahkemesi'nin yolunu tutan davacı garson, tüm resmi tatillerde dini bayramlarda da çalıştığını, fazla mesai yapmasına ve genel tatilde çalışmasına rağmen ücretlerin ödenmediğini, ayrıca yıllık izninin kullandırılmadığını ve izin alacağının da ödenmediğini öne sürdü. Kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin alacağı, genel tatil alacağı ve fazla çalışma alacaklarını istedi.
Yerel mahkeme, kıdem tazminatı talebini reddedince davacı garson kararı Yargıtay'a taşıdı.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi dosyada yapılan inceleme sonrası verdiği kararda, "Somut uyuşmazlıkta dosyadaki bilgi ve belgelerden ve özellikle tanık anlatımlarından iş akdinin yazılı bir fesih tebliği olmaksızın işçi tarafından iş yerini terk suretiyle eylemli olarak sona erdirildiği anlaşılmaktadır.
Terk tarihi itibari ile hak edildiği halde ödenmemiş işçilik alacaklarının varlığı karşısında davacının terkinin bu sebebe dayandığı kabul edilerek kıdem tazminatının kabulüne karar verilmesi gerekirken reddi hatalıdır. Kararın bozulmasına oy birliği ile hükmedilmiştir" görüşlerine yer verdi.